Ecz. Ayşe Eslem Genç

KARDİYOVASKÜLER HASTALIKLARA YENİ BİR YAKLAŞIM: NATTOKİNAZ

Kardiyovasküler hastalıklar (KVH); kalp ve kan damarlarını içeren hastalık grubu olup, dünyadaki en yaygın ölüm nedenidir. Koroner kalp hastalığı, hipertansiyon, inme, kalp yetmezliği, romatizmal kalp hastalığı ve kardiyomiyopatiler olarak adlandırılan kardiyovasküler hastalıklar, Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünya genelindeki tüm ölümlerin %31’ini kapsamaktadır. Bununla birlikte kardiyovasküler hastalıklara bağlı ölümleri önleme ve yönetmede sınırlı yaklaşımlar mevcuttur.

Günümüz dünyasında gelir ve eğitim seviyesinin yükselmesiyle sedanter yaşam, kalitesiz beslenmeyi ve komorbid hastalıkları beraberinde getirmiş; böylece kalp damar hastalıklarına yakalanma prevelansını arttırmıştır. Artan kalp damar hastalıklarına bağlı ölümler ve erken yaşlarda başlayan çoklu ilaç kullanımları ülkemizi de hızla etkilemektedir. Bu noktada klinik eczacılık yaklaşımları ile yaşam tarzı modifikasyonu, kaliteli beslenme, egzersiz ve kişiye uygun takviyelerin kullanılması gibi pek çok tedbiri beraberinde getirmektedir.

Soya fasulyesinin Bacillus subtilis bakterisi ile fermentasyonundan elde edilen natto, Japonya’da binlerce yıldır geleneksel bir gıda olarak tüketilmektedir. Besin değerleri açısından zengin olan natto; kalsiyum, magnezyum, demir, bakır ve çinko gibi pek çok mineralin kaynağıdır. Natto tüketiminin Japon nüfusunun uzun ömürlü bir toplum oluşu ve nadir kardiyovasküler hastalığa bağlı ölümler yaşaması ile ilişkili olduğuna inanılmaktadır. Son bilimsel çalışmalar iskemik kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin yüksek natto alımı ile sınırlandırılabileceğini göstermiştir.

Nattokinaz, fermente soya fasulyesinden elde edilen güçlü bir pıhtı çözücü (proteaz) enzimdir ve kardiyovasküler hastalıkların tedavisi için güvenli bir takviye olarak kabul edilmektedir. Oral yoldan uygulanabilen ve kanıtlanmış etki profiline sahip olan nattokinaz; kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi adına birden fazla etkiye sahiptir. Bunlar antihipertansif, antikoagülan, antitrombotik, anti-aterosklerotik ve nöroprotektif etkiler olarak adlandırılabilir. Yapılan hayvan ve insan deneyleri nattokinazın potent bir fibrinolitik olduğunu ve plazmin enzimine göre çok daha güçlü trombolitik aktivite sergilediğini göstermiştir.

Özetle nattokinaz; geleneksel antitrombotik ve antihipertansif ilaçlar ile kıyaslandığında, yüksek güvenlik ve düşük yan etki profili ile kardiyovasküler hasta ya da risk grubunda bulunan bireylerin tüketmesi gereken bir enzim olarak adlandırılabilir. Yakın gelecekte, kardiyovasküler hastaların önlenmesi için düşük doz aspirin kullanımı yerine nattokinaz gibi bitki bazlı enzimler tercih edilebilir.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat