Geçen hafta, Ankara Eczacı Odası’nın Genişletilmiş Yönetim Kurulu Toplantısı’nda, reçetesiz ilaç satışı ile ilgili gündem tartışılırken, yanımda oturan Muhammed arkadaşım, son dönemlerde bürokraside eczacıların daire başkanlığından daha üst bir görev alamadığından bahsediyor ve bu gibi sorunlarımızın giderek artmasını biraz da buna bağlıyordu.

Son derece haklı bir tespitin üzerinden iki gün geçtikten sonra, Dr. Ecz. Harun Kızılay’ın, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Başkan Yardımcılığı’na atandığı açıklaması gündeme bomba gibi düştü. Sürpriz bir atamaydı, çünkü Harun Kızılay Konya’da serbest eczacılık yaparken, eczanesini kapatarak bu göreve başladı. Yani bürokrasinin içinden yetişerek gelmiyordu.

Eczacılık camiasının çok yakından tanıdığı “Harun Kızılay kimdir?’’ sorusuna kısa bir cevap verecek olursak;

Öncelikle benim de 1985 yılında girdiğim, Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ne 1988 yılında girmiş ve dönem birincisi olarak mezun olmuştur. Bizimki gibi zor bir fakülteyi birincilikle bitirmek çok büyük bir çalışmayı gerektirir. Sonrasında, ilk olarak serbest eczacılığa Isparta’da başlamış ve ilk mesleki görevine, Isparta Eczacı Odası Denetleme Kurulu Başkanlığı yaparak adım atmıştır. Devamı hep yükselerek gelmiş, eczanesini naklettiği Konya’da, Eczacı Odası Genel Sekreterliği ve Oda Başkanlığının ardından, TEB 2. Başkanlığı ve TEB Genel Sekreteri olarak hafızalarımızda yer edinmiştir.

Bütün bu görevleri sırasında, iki dalda yüksek lisans ve sonrası doktora, kamu yönetiminde lisans eğitimlerini tamamlamıştır. Konya Ticaret Odası ve TOBB’da yöneticilik, Karatay Üniversite’si Mütevelli Heyeti Başkanlığı gibi birçok görevi de aynı anda yapma başarısını göstermiştir.

Burada saymadığım daha birçok görevi içeren hayat hikâyesi, hepimizi imrendirecek başarılarla doludur.

Böyle bir özgeçmişe baktığımızda, TİTCK Başkan Yardımcılığı’na atanmasının tesadüfi olmadığını, girdiği yeni bir alan olan bürokraside önünün açık olduğunu ve daha önemli görevlere gelebileceğini kestirmenin zor olmadığını söyleyebilirim.

Güçlü ve bilgili kişiliğinden dolayı, TEB Genel Sekreteri olarak görev yaptığı yıllara damgasını vurmuş ve geri planda TEB’i yöneten kişinin Harun Kızılay olduğu konuşulmuştur.

40. TEB Olağan Büyük Kongresi’nde Erdoğan Çolak’a karşı liste oluşturarak başkanlığa adaylığını koymuştur. 40. Kongrede yapılan seçimlerde listeyi delerek Merkez Heyeti Üyeliğine seçilen Harun Kızılay 41. TEB Olağan Büyük Kongresinde girdiği seçimi kaybederek meslek kamuoyuna yaptığı açıklamada örgütteki başkanlık mücadelesinden vazgeçtiğini açıklamıştır.

Harun Kızılay bu, tabi ki köşesine çekilecek değil, daha 47’li yaşlarda…

Bir arkadaşımızın düğünü için gittiğimiz Konya’da, Eczacı Odası’na uğruyoruz. Seçimsiz Mali Kongre yapılıyor ve tesadüf budur ki isminin verildiği, Harun Kızılay Salonun ’da Harun Kızılay kürsüde ve mesleğin geleceği ile ilgili tespitlerini salonda bulunan meslektaşlarına aktarıyor.

Gözlemlediğim kadarıyla Harun Kızılay, bu kadar başarılı bir özgeçmişin ardından haklı bir egoya, bunun yanında bizleri tren garına kadar uğurlayan bir nezaket anlayışına da sahip birisi.

Harun Kızılay, bürokrasiye tepeden girmiş ve başkan yardımcılığında ilk icraatı olarak eczanelerdeki stok denetimlerini durdurmuştur. Sıkıntılı günler geçirdiğimiz bu dönemlerde, bürokrasi ayağında, mesleğimiz için bir umut kaynağı olmuştur.

Mesleğimize önemli katkılar yapacağına inandığım değerli meslektaşım Harun Kızılay’a, yeni görevinde başarılar dilerken, Anadolu tabiriyle “Uzayan kol bizden olsun.’’ diyorum.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat