Doğa Derneği Genel Başkanı Güven Eken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun daveti üzerine gideceği Yunanistan’da katılacağı ’’Akdeniz İklim Değişikliği Girişimi’’ konulu toplantıda doğa hakkının savunuculuğunu üstlenmesini beklediklerini bildirdi.

Eken, yazılı açıklamasında, uluslararası bir ekibin liderliğini yaparak Akdeniz ülkelerinin doğa koruma stratejisini hazırladıklarını belirtti.

Doğa Derneği’nin 12 uluslararası kurum ve 80 uzmanın işbirliğiyle hazırladığı rapora göre Akdeniz’de doğayla ilgili sorunların çözülebilmesi için su, turizm ve korunan alanlar olmak üzere üç ana konuda acil önlem alınması gerektiğine dikkati çeken Eken, Yunanistan’da 22 Ekim’de yapılacak etkinlikte Akdeniz Havzası’nın iklim değişikliğinden nasıl etkileneceği ve olası tedbirlerin tartışılacağını kaydetti.

Eken, hazırladıkları stratejik belgenin iki hafta önce Paris’te dünya basınına duyurulduğunu anımsatarak, şunları ifade etti:

’’Su, Akdeniz’in geleceğini belirleyecek. Hazırlanan stratejik dokümana göre önümüzdeki 30 yıl içinde Akdeniz’deki kaynakların azalması nedeniyle Türkiye başta olmak üzere pek çok Akdeniz ülkesinde suyla ilgili trajik sonuçlar yaşanacak.

Bu sorunun şimdiden engellenmesi için su havzalarının restore edilmesi ve tarımsal sulamada yüzde 100’e yakın tasarruf önlemlerinin alınması gerekiyor. Kuru tarım ve mera hayvancılığın desteklenmesi de suyun tasarruflu kullanması için atılması gereken öncelikli adımlar arasında yer alıyor."

"İki ucu keskin bıçak"

Turizmin bölgede yaşayanları olumsuz etkilememesi için kıyı yönetim planlarının yapılması ve daha az kaynak tüketen doğa ve kültür turizminin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Eken, aksi takdirde, Akdeniz’de yaşayan nüfusun yaşam kalitesinde ciddi bozulmalar beklendiğine dikkati çekti.

Gen kaynakları için de daha çok koruma alanı gerektiğine işaret eden Eken, insanlığı besleyen pek çok tahıl ve meyvenin gen kaynağının Akdeniz Havzası olmasına rağmen, bölgenin yüzde 5’inden çok daha azının koruma altında olduğunun altını çizdi. Eken, "Doğa koruma alanlarının artırılmaması halinde pek çok gen kaynağı ve bitki türünün yok olması an meselesi. Akdeniz’deki pek çok ülkede her iki bitki türünden biri tehlike altında’’ uyarısında bulundu.

Eken, Akdeniz Havzası’ndaki insanların en büyük güvenlik sorununun, içme sularını ve tarım topraklarını kaybetme tehlikesi olduğunu belirtti.

Bu gerçeği dikkate almadan yalnızca uluslararası siyasete odaklanmanın Türkiye ve diğer Akdeniz ülkelerinin geleceğini güvence altına almayacağını savunan Eken açıklamasında, ’’Doğa, Akdeniz ülkelerinin en önemli ortak mirasıdır ve birlikte korunmalıdır. Başbakan Erdoğan’ın, Yunanistan’daki önemli toplantıda yorumlarını bu gerçeklere dayanarak yapmasını ve doğa hakkının savunuculuğunu üstlenmesini bekliyoruz’’ ifadesine yer verdi.

olarak nitelediği turizm konusunda Eken, turizm sektörü nedeniyle Akdeniz Havzası’nın nüfusunun yazın yüzde 50 oranında arttığını ve turistlerin çoğunun Akdeniz ülkelerine gittiğini ifade etti.



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat