MEHMET FARAÇ
ŞANLIURFA - TEMA Vakfı'nın yaptırdığı " Mezopotamya'nın Büyük Düşü: GAP " adlı belgesel, Türkiye'nin topyekûn kalkınmada umudunu bağladığı bir tarım ve enerji projesindeki büyük çarpıklıkları gözler önüne seriyor. Belgeselin Urfa'daki gösteriminde yaşanan duyarsızlık ise hem tarımsal eğitimin hangi ellerde olduğunu hem de GAP'taki bürokrasinin sorumsuzluğunu ortaya çıkardı.
Ali Nihat Gökyiğit ile Koç Vakfı'nın sponsorluğunda, Akademi Prodüksiyon tarafından hazırlanan ve yönetmenliğini Kemal Öner 'in yaptığı belgesel, Güneydoğu insanının Fırat Nehri'ni Harran Ovası'na akıtma çabalarıyla başlıyor. Belgeselde, pamuk mono kültürüne mahkûm bırakılan ovanın, Fırat'ın bölgeye akmasıyla birlikte eğitimsizlik yüzünden çoraklaşmaya başlamasına dikkat çekiliyor. Bölgedeki enerji sıkıntısından yanlış sulamaya, tuzlanmadan esrar üretmeye sürüklenen üreticinin isyanına kadar GAP'taki çarpıklıkları açığa çıkaran belgeselde, devletin bölgeyi kalkındırmak için harcadığı 17 milyar doların aslında amacına ulaşamadığına da ilginç ve çarpıcı örneklerle vurgu yapılıyor. Türkiye'nin dünyaya övgüyle göstermesi gereken GAP'taki yanlışlıkların ülkenin en verimli ovasını nasıl çöle çevirdiğine işaret eden belgeselde, bölge çiftçisinden sanayi odası başkanına, uzmanlardan topraksız köylüye ve Fikret Otyam 'dan Süleyman Demirel' e kadar birçok kesimden insanın görüşlerine yer veriliyor.
ORGANİZASYON SKANDALI
Yüz binlerce YTL harcayarak iki yılda geçekleştirilen belgeselin perşembe günü Urfa'da yapılan galası ise salt projenin uygulandığı alanlardaki çarpıklıkları değil, GAP'ın lokomotifi olması gereken eğitim, tarım ve sulamayla ilgili kurumların sorumsuzluğunu da bir kez daha ortaya çıkardı. Harran Üniversitesi yönetimi bir ay önce planlanan gösterinin davetiyelerini yapımcı firmaya ihale etti, ancak boş salon, bunların dağıtılmadığı kuşkusuna yol açtı. Belgeselin duyurularıysa ancak gösteriden birkaç saat önce üniversite kantinine asıldı!
İlgisizlik bunlarla da kalmadı. Aslında ziraat fakültesinde ısrarla ders olarak okutulması gereken bu çok önemli belgeselin gösterimine Harran Üniversitesi öğretim üyeleri ile öğrencileri getirilmedi. Özellikle GAP topraklarının umudu olan ziraat öğrencilerinin salonda bulunmaması ise herkesi şaşkınlığa uğrattı. 7-8 yaşındaki TEMA gönüllüsü bir grup çocuk ise boş salonun en arka sıralarına oturtuldu!
PERDEYE BUNLAR DA YANSIDI
GAP topraklarının çoraklaşmasında en büyük sorumluluğu olan Tarım Bakanlığı'nın Urfa'daki kurumlarının hiçbir yöneticisi de salonda bulunmadı. Ne verimli araziler üzerinde gecekondulaşma başlatarak tarihi betona kurban eden Harran'ın ne de GAP'taki çarpıklıktan en çok etkilenen Urfa'nın AKP'li belediye başkanları da gösterime geldi.
GAP'taki büyük sorunları ve bunun Urfa'ya yansımasının anlatıldığı belgesel için İstanbul'dan gazetecileri getiren TEMA'nın kötü organizasyonuna Harran Üniversitesi'nin ilgisizliği de eklenince, muhteşem bir belgesel körler sağırlar birbirini ağırlar özdeyişini anımsatmaktan ileri gitmedi. Yönetimdeki boşluğun sosyal tesislerden itibaren göze çarptığı Harran Üniversitesi'nde, Rektör İbrahim Halil Mutlu ile yardımcısı Zühal Kara 'nın etkinlikteki başarısızlığı ise devletin Harran'a su getirmeden önce GAP'ın merkezine daha duyarlı görevliler göndermesi gerektiğini bir kez daha anımsattı! Bir belgesel salt GAP'taki tarımsal rezaletleri değil, sorunun asıl kaynağını ve projeyi uygulamakla görevli Urfa bürokrasisindeki becereksizliği de deşifre etti!
Tarihi Harran kenti harabelerinin çevresi, AKP'li belediyenin sorumsuzluğu yüzünden gecekondularla çevrildi.
Unutuldu mu? 
