Yaşamını Yitiren Özkan Uğur'un Hayat Hikayesinde Bir Yolculuğa Çıkıyoruz

Türkiye'nin en eski ve köklü müzik gruplarından MFÖ'nün solisti; usta müzisyen ve oyuncu Özkan Uğur yaşamını yitirdi. Gerisinde hafızlarımıza kazınan onlarca kıymetli eser ve ilham verici bir yaşam öyküsü bıraktı. Özkan Uğur'un kıymetli anısının derinliklerinde bir yolculuğa çıkıyoruz.

Yaşamımızın, gençliğimizin, çocukluğumuzun ezgilerinde unutulmaz bir yere sahip olan, kıymetli sanatçımız Özkan Uğur'u kaybettik.

1953 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Uğur, henüz ilkokul sıralarında tanıştı müzikle. İlk enstrümanı ise bir mandolindi. Daha sonra gittiği Fenerbahçe lisesinde müzik tutkusunu bastıramadı. 'Atomikler' adıyla bir grup kurdu ve amatör olarak dönemin popüler şarkılarını yorumladı.

Uğur'un ve Türk müziğinin kaderini değiştirecek buluşma ise 1971 yılında yaşandı. Mazhar Alanson ve Fuat Güner ile tanıştı.

Ekibin ilk grubu olan 'Kaygısızlar' ile bas gitaristliğe başladı. Daha sonra Kaygısızlar grubu dağılınca Barış Manço, Edip Akbayram  ve Selda Bağcan gibi isimlerle birlikte müzik yaptı. 1984 yılında ise Mazhar Fuat Özkan adıyla ilk albümleri olan 'Ele Güne Karşı Yapayalnız' ile şöhreti yakaladılar.

1985 yılında Diday Diday Day ve 1988 yılında ise Sufi şarkısı ile iki kere Türkiye’yi Eurovision’da temsil ettiler.

Özkan Uğur'un müzikteki yeteneğinin dışında oyunculuk yönünün de ortaya çıkması uzun sürmedi. 1996 yılında Yavuz Turgul'un yönettiği ve iki buçuk milyon izleyiciye ulaşan Eşkiya filminde rol aldı. Daha sonra sinema ve dizi sektöründen hiç kopmadı. Tıpkı müzikteki başarısı gibi oyunculukta da usta tiyatroculara taş çıkartan işlere imza attı.

Özellikle Cem Yılmaz yapımlarının değişmez isimlerinden birisi oldu Özkan Uğur. Çok sayıda filmde usta komediyen ile birlikte rol aldı.

2013 yılında Lenf Kanseri ile mücadele etmeye başlayan Uğur'u bu hastalık da yıldıramadı. Bir taraftan tedavisini sürdürürken diğer taraftan çalışmalarına devam etti. 2020 yılında hastalığı yenmeyi başardı. Çok sevdiği sahnelere geri döndü. MFÖ ile coşkulu konserler verdi. Ancak hastalık usta sanatçının yakasını yine bırakmadı.

Akıllara kazınan bestesinde ifade edildiği gibi: Deniz masmavidir ne güzel ama insanlar görmez bazen. Şiirler, şarkılar, masallar ama insanlar duymaz bazen.

Özkan Uğur, 69 yıllık yaşantısının sonunda, bizim görmesek de gördüğümüz, duymasak da duyduğumuz, belleklere kazınan, içimize işleyen onlarca ölümsüz eser bıraktı. Enerjisi, coşkusu, işini yaparken ki heyecanı; yeni nesillere eşi benzeri olmayan bir örnek olarak sonsuza kadar yaşamaya devam edecek.

'Nasıl da gittin insafsız, böyle bırakılmaz ki?' diye sayıklarken, usta sanatçımıza hayatımıza kattığı tüm güzellikler için teşekkür ediyoruz.

Kaynak:https://onedio.com/haber/yasamini-yitiren-ozkan-ugur-un-hayat-hikayesinde-bir-yolculuga-cikiyoruz-1159085



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat