“Dilerseniz, bir bilmecem olacak sizlere; aşağıda yer alan yazı 2 Haziran 2007 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi 5. sayfada Hikmet Çetinkaya’nın “Politika Günlüğü” köşesinde yayınlandı. Yer alan yazıda noktalarla boş bırakılan yerlere gerekli adları ve yerleri yazarsanız bu gün eczacılık mesleğimiz adına, geldiğimiz noktayı daha anlaşılır bir hale getirebilirsiniz. Her ne kadar, sonu bizim yaşadıklarımıza benzemese de. Gerekli boşluklara anımsadıklarınızı doldurarak, eskiye yönelik, hoşça geçirebileceğiniz anılar dileklerimle....”

 

Dürüst ve Onurlu (Hikmet Çetinkaya Cumhuriyet-Politika Günlüğü)

 

İnsan onuruyla yaşar. Hele o insan “sol”da politika yapıyorsa düşüncelerinden ödün vermez. Kendi çıkarlarını değil toplumun çıkarlarını kollar.

Merkez sol ve merkez sağ...

Türkiye’de “sol” ve “sağ” partilerdeki sağdan sola yapılan geçişler; “sol” tabanda dünü unutup kendilerini tarikatların ve Milli Görüş’ün kollarına bırakan eski dostlar; ..... ....’la uzun süre birlikte yürüyüp ...’ye “faşist” diye saldıran müslüman solcular...

        Eski ... genel sekreterlerinden ..... .....’in açıklamasını okudum dün sabah...

        ..... ...., politikaya .... yılların başında ......’de başladı. .....yaşındayken ... örgüt başkanı oldu, ...’li yıllarda ise ... başkanı.

        ....seçimlerinde ....’den seçildiğinde .... yaşındaydı.

        .... ....’ın siyasette kader arkadaşıydı.  ....’ı hiç yalnız bırakmadı.

        .... ....’ı sevenler de vardı, sevmeyenler de...

        .... ...., .... .....’yü .....Genel Başkanlığı’ndan devirmek için mücadele ederken ..... hep en öndeydi, ..... ....’yle birlikte...

        Sonra yolları ayrıldı .....’la ikisinin de.

        Bir daha birleşmedi...

        ..... ..... dürüst ve onurlu bir politikacıdır. ........’de ön seçim yapılmasını istedi, ama olmadı. Sağda pek çok partiden adaylık önerisi aldı. ....... hepsine “hayır” dedi.

***

Üç gün önce telefonla aradı beni ... yıllık arkadaşıyım...

Şöyle dedi:

“...’den aday olmak istiyorum ........’den. Ne diyorsun?”

Yanıtım şu oldu:

“Siyaset sadece Meclis’te yapılmaz; yine de sen bilirsin...”

Dün yazılı açıklaması geldi...

...... ....., yazılı açıklamasında kendine yakışanı yaptı...

“Parlamentoda aktif siyaset yapmam için diğer partilerden gelen adaylık önerilerini inançlarım ve siyasi etik anlayışımla uyumlu bulmadığım için kabul etmedim. Hiçbir partiden aday olmadım, olmayacağım.”

***

Popülizmin sosyalizm olduğu bir dönemden geçiyoruz...

Dönekler “popülist” tavrı “sosyalist” tavır olarak sunuluyor topluma...

***

Ne dersiniz, kendine yakışanı mı yaptı?

www.eczacininsesi.com

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat