Gazeteci Rahmi Turan’a Cevabımdır!

Ecz. Özcan KEKEÇ

 

Sözcü gazetesindeki köşenizde 18.02.2019 Tarihli "Sağlık Bakan’na İthaf Edilen Bir Yazı!" Başlıklı yazınızı okudum. Yazının "Eczacılara Gelince...” alt paragrafındaki:

Hayati ilaçların yokluğunu eczanın para kazanmaktan başka bir şey düşünmediği gibi (bir meslek mensubunu aşağılayıcı bir) üsluba indirgemek en hafif bir ifade ile kanıta muhtaç, mesnetsizce bir yaklaşımdır.

Hayati ilaçların yokluğunu, hastanın elinde reçetesiyle kapı kapı aradığı ilaçların sorumluluğunu eczacının olmayan rafında aramak son derece talihsizliktir.

Bu kırıcı cümleleri yazmadan önce seçtiğiniz herhangi bir eczanede oturup bir çay içimlik gözleminiz oradaki samimiyeti ve özveriyi görme adına bundan sonra bunca yıllık gazeteci kimliğinize katkı yapar mı bilinmez ama…

Gerçek şu ki; ülkenin sağlık ve ilaç politikası sonucu, yaratılan sistemin pratiğinde her geçen gün halk ile eczacı karşı karşıya getirilmekte ve şiddete adres gösterilmekte, ardından "timsah göz yaşı" döküldüğü bu ortama siz de köşenizde hizmet etmezdiniz…

2004 yılından bu güne Sağlıkta Dönüşümün bu ülke pratiğinde eczacı en özverili ve en zor göreve soyunurken ortaya bedenini sağlığını, sermayesini kısaca "geleceğini" feda etmiştir. Etmeye de devam etmektedir. Hastaya ilaç sunumunda, muayene ücreti tahsildarlığı, ilaç sektörü üzerindeki KKİ (Kamu Kurum İskontosu) leri benim üzerimden yansıtarak sektörün insafına terkettirmesi…

Her gün artan işletme giderlerime ve artan iş gücüne karşı sürdürülmesi mümkün olmayan gelir-gider tablosu ve her gün eczanede eczacı kontrolünde tüketiciye sunulan her sokakta açılan ve sayıları her geçen gün artan (mavi-beyazlı) market zincirlerinin raflarını süsleyen ürünler…

Bir yandan her yıl artarak son 32 yılda sayıları 7 den 47 ye çıkarılarak ve eğitim kalitesi yok edilerek açılmış eczacılık fakülteleri eliyle ortaya çıkan binlerce yeni mezun diğer yandan 2014 de yürürlüğe giren yasa ve "eczane sınırlaması "ile ortaya çıkan geleceği belirsiz işsizler ordusu…

Mesleğinde 32 yılı geride bırakarak özveriyle icra etmeye devam eden ve mesleğin genel sorunlarını ve "özeleştiriyi" kendi iç dinamikleriyle yüzleşerek öncelemiş bir meslek mensubu olarak demem o ki;

Aynı gazete de sütun ve oda komşunuz Sayın Yılmaz Özdil’in "İlaç" başlıklı tamamen araştırma mahsulü ve sizi baştan sona tekzip eden yazısını bir zahmet iyice okuyun. Masa başında hazırlanan uygun olmayan bu iddialarınızın hemen çürüdüğünü göreceksiniz.

Kesintisiz ilaç ve ilaç danışmanlığını 24 saat büyük bir özveri ile bu güvensiz koşullarda sürdürmeye çalışan bir meslek sizin bu özüre muhtaç bir iki cümlenizle itibarlaşmaz da ancak bu işte kaos isteyen kesimlerin ekmeğine bir öğün katık olur bilesiniz…



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat