Delik Büyük Yama Küçük ya da Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik’te Değişiklik

 

Eczacılığın temel yasası olan 6197 sayılı yasayı değiştiren 6308 sayılı kanun, 31 Mayıs 2012 tarihinde yürürlüğe girdi. Yasanın Geçici 4. maddesi “Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik, Kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren altı ay içinde Sağlık Bakanlığınca hazırlanarak yürürlüğe konulur” şeklindeydi.  Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik yasa değişikliğinden iki yıl sonra, 12 Nisan 2014 tarihinde çıkarılabildi. Ancak bu kadar geç çıkarılmasına karşın, kanun değişikliğinin nerdeyse birebir tekrarı şeklindeydi.

Bir yönetmelikten beklenen, kanunun uygulamasını netleştirmek ve kanunu açımlamaktır. Yönetmelik’te bu yapılmak yerine nerdeyse kanunun sorunlu değişiklik maddeleri satır satır tekrar edilmiş, üstüne bir de kanun değişikliği ile hiç ilgisi olmayan eklemeler yapılmıştı.

Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik, “kazanılmış hakları düzenlemek” konusunda kafa üstü yere çakılmış bir metindir. Yine ikinci eczacılık, yardımcı eczacılık, nüfusa göre eczane sınırlaması uygulamalarını alt metin olarak düzenlemekte son derece başarısızdır. Yetmezmiş gibi bir de Kanun değişikliği ile hiçbir irtibatı olmayan konular eklenmiş; bunların yeterince çalışılmadan, tartışılmadan, altyapısı yetersiz, günübirlik düzenlemeler olduğu zaman içinde anlaşılmıştır. Değişikliklerden en çok; “ısı-nem takibi”, “takas”, “eczane olarak kullanılan yerin yapı kullanım izni/yapı ruhsatı”, “eczane isminin sınırlanması, eczane tabelası, kapısı” gibi konular tartışılmıştır.

İşte tam da bu tartışmalı ortamda, Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelik, 28.03.2016 tarihinde değiştirildi.

Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 16 maddeden mürekkep “Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”le, 12.04.2014’ten bu yana Yönetmelik’te üçüncü değişiklik gerçekleşmiş oluyor. Daha da olacağa benziyor.

Süreç ilginçlikler içermektedir… Örneğin ikinci eczacılık uygulaması daha başlamadan değiştirildi. Yine ısı nem takibi maddesine ilişkin, eczacıların bu uygulamanın güç olacağı ve çok büyük mali yük getireceği, bu işin sadece eczaneyle sınırlı kalmasının anlamsız olduğu şeklindeki itirazları pek de duyulmadı ve yapılan değişiklikle 12.04.2017 tarihine kadar geçiş takvimi çerçevesinde yükümlülüğün yerine getirilmesi istenildi.

2012’deki değişiklik yasasından sonra, bu işin gerek kanun gerekse alt mevzuat düzleminde daha çok su kaldıracağını, bu kanun ve uzantısı metinlerin “attıktan sonra nişan alma”, “kervan yolda düzülür”, “istim arkadan gelir” anlayışının somut bir örneği olduğunu belirtmiştik. O zaman yasayı çıkaranlar buna tepki göstermiş, kızmışlardı. Ancak gelinen nokta, devrim gibi kanun değişikliği ve devrim gibi yönetmelikten geriye kalanın, “mevzuat karmaşası” olduğudur.

Üstelik “nüfusa göre eczane sınırlaması” ve “yardımcı eczacılık” konusunda kazanılmış hakları olmadan eczacılık fakültelerinden mezun olacakların eczacılık dünyasına gireceği, başka bir deyişle kıyametin fena halde kopacağı 2018 yılına da henüz gelmedik. Bakalım o zaman yasa ve yönetmelik kaç defa değiştirilecek!..

Yönetmeliğin yardımcı eczacılık konusunda yasayı aşan ve yasada olmayan düzenlemelerinin çok büyük sorunlar çıkaracağı kehanet değildir. Çünkü yardımcı eczacıların çalışma biçimleri ve eczacılara getirdiği mali yük uygulama henüz başlamadığı için rafta durmaktadır. 

Kim ne yapıyor, neyi düzenliyor, nasıl yapıyor, iş nereye etki ediyor, konu ne bilen yok…

Ancak işin özeti şudur: Daha uygulanma olanağı bile bulamayan kanun değişikliklerinin eksikliklerini böyle taşıma suyla kapatmak güçtür. Fazla zorlamayın. Kanun eksik, hatalı ve sorunludur. Kanun değişikliği ile yapılması gerekenler Yönetmelik’le değil, doğrudan kanunla yapılmalıdır.

Yani delik büyük, yama küçüktür.

 

https://twitter.com/_FevziCakmak_

f.cakmak@eczacininsesi.com

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat