Tekel işçileri 75 günü aşkın süredir hak mücadelesi veriyor.
Ankara’nın balık lokantaları, birahaneleri, türkü barları ile bilinen Sakarya caddesi 75 günü aşkın süredir sadece Türkiye’de değil dünyada da örnekleri az görülen bir direnişe ev sahipliği yapıyor.
Çadırlar topluluğu içine girdiğimizde yüzlerine yaşananların oturduğu yorgunluğa karşın onurlu bakışları ile çadırlarının önünde ve içindeki işçileri görünce insanın boğazı düğümleniyor. Böylesi bir dramı yaratanlara lanet edesi geliyor.
Çadırlar topluluğunun olduğu sokaklar hınca hınç insan kaynıyor. İşçilerin yanı sıra bizim gibi destek için gelenler, işçilere yardım elini uzatan Ankaralılar, sivil toplum kuruluşlarının üyeleri sokakları dolduruyor. Destek için yurt dışından gelenler de var. Biz oradayken kendilerini Avusturya Delegasyonu olarak tanıtan bir grup geldi. Kendi dilleri ile Tekel işçilerine verdikleri desteği ilettiler.
İşçilerin sloganlarına eşlik etmek, onlarla birlikte slogan atmak her birimize ayrı haz verdi.
Bazı arkadaşlarımızın yanında getirdikleri vitamin, ağrı kesici gibi ilaçları çadırları tek tek dolaşarak dağıttık. Sabah namazını kılmak için camiye giderken bir cipin çarpması ile hayatını kaybeden işçi Hamdullah Uysal’ın çadır arkadaşlarına hepimiz adına başsağlığı diledik. Sohbet ettik.
Her birinin kulağı Danıştay’dan gelecek kararın sesinde. Hükümetin sekiz aydan bir aya indirdiği süreye yapılan itiraz için büyük ihtimal pazartesi günü (bugün) bir karar açıklanacağı beklentisi var. Tüm istemleri sosyal güvencelerinin ve kazanılmış haklarının devam edeceği iş güvencesi. Hükümet tarafından bu gün kendilerine önerilen çözümün en geç bir sene sonra onları tekrar işsizliğin pençesine atacağının farkındalar.
Tekel işçileri insanüstü bir çaba ve direnç göstermeye devam ediyorlar. Birçoğumuzun bir gün bile dayanamayacağı şart ve ortamda yaşamaya, ayakta kalmaya çalışıyorlar. Tek dayanakları birliktelikleri ve bizim gibilerin verdiği destekler.
Ankara’da bir can pazarı yaşanıyor.
Haberlerde bölgeye polis, ambulans ve itfaiye araçları sevk edildiği söylenmekte. Dileriz iki buçuk ay önce yaşananlar tekrar etmez.
Unutuldu mu? 
