Eczacılık mesleğine adım attığım yaklaşık 35 yılın değişmez konularından biridir.

Önce eczanelerimize giren, eczanelerin saygınlığı şemsiyesi altında güven kazandıktan sonra market raflarına transfer olan ilaç dışı ürünler.

Tabi bu ürünlerin tamamı kendi gönül rızaları ile eczanelerimizden gitmediler. Kimilerini bizler gönderdik.

Kimileri ile uğraşmak istemedik, kimilerine yüksek kar marjı belirledik. Enflasyon nedeni ile bir ara her ay yüzde 5, yüzde 6 artan ilaç fiyatları karlılığının bizlere yansımasının getirdiği rahatlık, market raflarına giden ilaç dışı ürünlerin ardından mendil sallamaya bile bizi üşendirdi.

Kimi ürünler de gelişen pazar şartlarını görerek yeni satış stratejilerini oluşturdular. Eczanelerin haricinde marketleri de yeni pazar alanlarına dahil ettiler.

Geçmişte bunlardan biri de halen kendi alanında pazarın hakimi olan mama firması. İşin başına ABD’de öğretim görmüş oğul geldiğinde distribütörü olduğu firmanın mamalarını marketlere de verme kararı aldı. Bizler de tepkimizi, o marka mamaları "eczanelerimizde satmama" kararı alarak gösterdik. Şimdi o mamalar market raflarında istemediğin kadar, ecza depolarında ise çoğu zaman yoklar listesinde.

Şimdi gerek sosyal medyada yer alan iletilerde, gerekse telefonla bizlere yapılan bildirimlerde meslektaşlarımız yine eczanelerimizin raflarında yer alarak güven sağlayan bazı ürünlerin internet satış sitelerinde boy gösterdiğini, daha da düşük fiyatlardan satışa sunulduğunu belirterek kızgınlıklarını dile getiriyorlar.

Öncelikle şunu iyi bilmemizde fayda var.

Ülkemiz kapitalizmin çarpık bir bir pazarı ve bu pazarda güçlü olan kurallarını belirler.

Tüketim ekonomisi hızla genişliyor. Yapılan reklamlar, oluşturulan algılar "daha çok çalış, daha çok tüket" üzerine.

Yine bilinmesi gereken kural; elindekini bırakırsan, birileri kapar. Yerine ikame edeceğin ürünün yoksa elindekini bırakma.

Elbette burada ekonomi ahkamı kesecek değilim.

Ancak bilinmeli ki, her hangi bir yazılı ve yasal geçerli taahhütname olmadıkça eczanelerimizi ilk basamak olarak kullanan her ilaç dışı ürün pazarın genişliği doğrultusunda satış stratejisi geliştirerek yeni alanlara yönelebilir.

Zira eczanelerde ürün reklamı yasak, diğer mecrada serbest. Eczacının kendi adına internet sitesi bile kurması yasak, diğer mecranın her birinin internet üzerinden satış siteleri var. Eczanenin bulunduğu yeri bile bildirmesi yasak, diğer mecra .......

Burada düşünülmesi gereken eczacılar olarak bizlerin hangi fikir ve eylem birliği içinde olmamız gerektiği.

Bu arada, 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanununa dört elle sarılmalıyız. İlacın sadece eczanelerde satılmasının tek garantisi o yasa.

Yoksa çoğu ilaç da getirilmek istenen OTC yasası ile o malum yola düşebilir.

İLETİŞİM

e.ciftci@eczacininsesi.com

Tel : 0212 5474746

https://twitter.com/#!/ECiftci1

https://www.facebook.com/#!/ertan.ciftci1  

 

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat