İktidar “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile sağlık hizmeti veren kesim üzerindeki baskısını her geçen gün arttırıyor. Sağlık hizmetleri hızla özelleştirilirken, hizmetleri verenler de daha çok, hep daha çok çalışıp, emeklerinin karşılığını daha az almaya mahkûm edilmekteler.

 

        Bu nedenle de en demokratik tepkilerini göstererek sokaklara, meydanlara iniyorlar, sorunlarını, sıkıntılarını haykırıyorlar.

 

        Sadece sağlıkçılar mı? Gazeteciler, nükleer enerjiye karşı olanlar, işçiler, emekliler, kayıp yakınları, öğrenciler… Ağırlıklı olarak toplumun üreten, düşünen kesimleri. Her biri kendileri açısından seslerini duyurmaya çalışıyorlar.

 

        Seslerini kime duyurmaya çalışıyorlar? Öncelikle iktidara, sonra da kamuoyuna.

 

        Kendimizin özeli olan sağlığa dönersek mevcut iktidarın sesimizi duymaya niyeti yok, duysa da umursamıyor, tınmıyor bile, bildiğini okuyor.

 

        Diğer kesim olan kamuoyu ise eczanelerimize gelen hasta ve hasta yakınlarından gözlemlediğimiz kadarı ile büyük bir çoğunluk şimdiki halinden memnun. Her geçen gün sağlık için ceplerinden daha fazla para çıkmasına karşın mevcut durumdan hoşnutlar. Gelecekte neler olacağı konusunda bir fikirleri yok ya da düşünmek istemiyorlar.

 

        Bu nedenle eylemliliği sadece mitinglerle sınırlandırmamak, hukuki girişimler ve kamuoyunu birebir bilinçlendirecek, fikir sahibi yapacak propaganda girişimleri gerekiyor.

 

        Görünen o ki ciddi, sorunun temeline yönelik hukuksal girişimler örgütlerimiz tarafından yapılmamakta, propaganda ise eczanelerimizin camlarına astığımız sloganlar ifade eden afişlerle sınırlı kalmakta.

 

        Mitingler, yürüyüşler sanki günü kurtarmak için yapılmakta gerisi getirilmemekte.

 

        Geçtiğimiz 13 Mart 2011 Pazar günü Ankara’da yapılan “Çok Ses, Tek Yürek” mitinginde de çok ciddi bir eczacı, eczane çalışanı, eczacılık fakültesi öğrencisi katılımı olmasına karşın eczacı örgütü temsilcilerinin kürsü almaması, sorunlarımızın dile getirilmemesi de ayrı bir handikaptır.

 

        ***

 

        Bu arada İstanbul Eczacı Odası web sitesinde Ecz. Atilla Aydıner’in Bayrampaşa Belediye Başkanı olması kutlanmış.

       

        Hatırlatmak amacı ile söylemiş olayım. Ecz.Atilla Aydıner geçmiş dönemlerde İstanbul Eczacı Odası seçimlerinde defalarca Çağdaş Eczacılara karşı grup oluşturarak seçimlere girmiştir. Hali hazırda mevcut iktidar partisine mensup olup, geçen süreç içinde de duruşunu hep korumuştur.

 

        Ne diyelim. Çağdaş geçinenlere ittifakları hayırlı olsun…

      

İLETİŞİM

e.ciftci@eczacininsesi.com
Tel : 0212 5474746

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat