Bir önceki "Eczanelere cezalar" başlıklı yazım nedeni ile gerek sosyal medya üzerinden ve gerekse ağırlıklı olarak özel iletişim kanallarımdan bir çok olumlu ya da olumsuz tepkiler aldım. Eleştiri getiren çoğunluk kişiler olaya kendi bakış açılarıyla yaklaşmışlardı. Kimileri de "yazmakla olmuyor, çözüm önerin" diye fikirlerini belirttiler.

En zor iştir bir soruna çözüm oluşturabilmek. Kimseyi mutlu edemezsin. Zira delik büyük, yama küçüktür. Mutlaka bir yer açık kalır.

Ancak şu da kesindir ki, hiç bir girişimde bulunmazsan belki hata yapmazsın, ama hiç bir soruna da çözüm amaçlı yaklaşımda bulunamazsın.

Bence sorunun ya da sorunlarımızın çözümüne yanıt ararken ilk önce ne olduğumuza karar vermemiz gerekir.

Bizler patron muyuz yoksa emekçi miyiz? Bu sorunun yanıtı doğrultusunda daha sağlıklı düşünebilir, daha doğru bir yol alabiliriz.

Gerek yasalarda ifade edilen, gerekse bilimsel anlatımları bir cümlede toparlamaya çalışırsak "patron" tarifini "sermaye koyup, risk alarak bir işletmeyi kısmen de olsa kendi adına işleten, bu iş yerinde mal üretimi ya da mal alım satımı yapan ya da hizmet üreten, hangi malı üreteceğine ya da alıp, satacağına ya da hangi hizmeti üreteceğine ve bunları hangi bedelle satacağına, ürettiği ya da sattığı ürünü -yasalarda belirtilen rekabet şartlarına aykırı olmamak kaydıyla- kendi inisiyatifi ile karar veren, sahip olduğu işletmede bir sözleşmeye bağlı olarak işçi çalıştıran  kişi" olarak yapabiliriz.

Bu tarifteki bazı kelimelere göre evet bizler patronuz. Bir işletme açıyoruz ve bir miktar sermaye koyuyoruz. Bu sermayeyi, işlerin kötü gitmesi halinde kaybetme riskimiz var. Büyük bir çoğunluğumuz eczanemizde sözleşmeye bağlı eleman çalıştırıyoruz.

Bu üç unsurun dışında kalan konulardan tabloya bakarsak;

Her ne kadar belli bir miktar sermaye koyuyorsak da gerek eczanemizde bulunan  ürünlerin ve gerekse SGK ve diğer kurumlara sattığımız ürünlerden doğan alacağımızın önemli bir bölümü ilaç/ıtriyat depolarına olan borçlarımız.

Eczanelerimizde her ürünü satamayız. Satabileceğimiz ürünler 6197 sayılı yasamızla ve bağlı yönetmelikle belirlenmiştir.

Sattığımız ana kalem olan ilacın kaç liraya satılacağı TC Sağlık Bakanlığı, İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından belirlenmiştir. Arz talep bahanesi ile daha fazla bir bedelle satamayız (İlacın sosyal bir ürün olduğu gerçeğinden hareket edersek bu doğru bir uygulamadır. Yaptığım sadece bir tespit). Ancak, bu belirlenmiş ilaç satış bedeline karşın ülkemizin tekel konumundaki ilaç alıcısı SGK üstün konumunu kullanarak kendince belirlediği bedeller üzerinden geri ödeme yapmaktadır.

Yasamızla kısıtlanmış satış ürünlerimizin -ilaç dışı ürün olsa da- hiç bir koşulda ve hiç bir şekilde tanıtımını yapamayız, bu ürünleri sattığımızı ima dahi edemeyiz. Bırakın sattığımız ürünün tanıtımını, yasamız ve yönetmeliğimiz gereği eczanemizin nerede olduğunu belirtemeyiz, tarif dahi edemeyiz.

Eğer ki elemanımız var ise bir ay içinde yasal olarak en fazla 217,88 saat çalıştırabiliriz. Ama biz eczane eczacıları bulunduğumuz ilin en yüksek mülki amirinin de onayı ile bir ay içinde kış aylarında en az 260 saat, yaz aylarında ise en az 273 saat çalışmak zorundayız. Bu çalışma saatlerine tuttuğumuz nöbetlerin süreleri dahil değildir. Belirlenen çalışma ve nöbet saatlerinde eczanemizin içinde bulunmak zorundayız. Her ne kadar eczanemizden 24 saate dek ayrılma hakkımız varsa da üst üste 3 denetimde eczanemizde olmadığımızın tespiti halinde sahip ve mesul müdürü olduğumuz eczanemiz -yani ekmek teknemiz- kapatılır.

Eczanelerimiz haricinde -yasamızda belirtilmiş olanlar hariç- ekonomik getiri sağlamak amacı ile resmi olarak bir başka iş yapamayız, bir başka işte çalışamayız.

Söylenebilecek, yazıya eklenebilecek diğer unsurları göz ardı ediyorum.

Sadece bu belirttiklerim doğrultusunda bakarsak bizler tartışmasız emekçileriz. Zira yasamızın ve yönetmeliğimizin maddeleri nasıl ve ne şekilde çalışacağımızı, görev tanımımızı belirleyen iş sözleşmeleri hükmündedir.

Sözün başına gelirsek, sorunumuzun çözümüne bu veriler doğrultusunda yaklaşmak, ortak bir konsensüs sağlamak gerekir diye düşünüyorum.

Aksi halde .....

Ne olacak... Konuşur dururuz....

 

İLETİŞİM

e.ciftci@eczacininsesi.com
Tel : 0212 5474746

https://twitter.com/#!/ECiftci1

https://www.facebook.com/#!/ertan.ciftci1

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat