Son birkaç senedir yaz geldiğinde içimi bir tedirginlik kaplar.

“Bu yaz hangi haklarımızı kaybedeceğiz” diye.

Eczacıların  –yöneticilerimizin de- yaz rehavetine girdiği, çalışanlarımızın izne ayrıldığı sıcak yaz günlerinde bizleri çok olumsuz etkileyen yönetmelik değişiklikleri, kararnameler yayınlanır oldu.

Ne yazık ki örgütlerimizin öncülüğünde bunların hiç birine karşı yapacak bir karşı duruşumuz, söyleyecek iki çift inandırıcı lafımız olmadı. Gelinen noktada yine ne yazık ki bir meslek politikamız oluşturulamadı.

Her sözleşme dönemi öncesi yazıya dökülen ama bir türlü yaşama geçirilemeyen kırmızı çizgilerimiz de artık yok.

Oysaki içinde eczacının olmadığı İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Yasa tasarısı, OTC grubu ilaçların marketlerde satışının hazırlıkları, en önemlisi raf zararı oluşturan yeni ilaç fiyat düşümleri ve buna paralel eczacı karlılığının azalması hepsi kapının arkasında, kapının açılmasını bekliyor.

12 Haziranda yapılan seçimleri mevcut iktidar partisinin, büyük oy farkı ile kazanması bu kapıyı epeyi araladı.

Üstelik arka arkaya açılan eczacılık fakülteleri sonucu ilaç pastası büyüse de eczacı başına düşen dilim küçülecek.

Mevcut iktidarın meslek örgütlerinin yetkilerini azaltma, üyeleri adına hak arama girişimlerinin önüne engeller koyma düşünceleri de bilinmeyen bir olgu değil.

Bu yıl örgütlerimizin seçim dönemi.

Yani silkelenilmesi, toparlanılması, ortak paydaların belirlenmesi gereken, hem de vakit geçirilmeden belirlenmesi gereken bir dönem.

Yok, “biz hayallerimizle yaşayalım” diyorsanız, hayalleri ile yaşamak isteyenler için;

Hoppala yârim yaz geldi

Çarşıya kiraz geldi

Aldım beş okka kiraz

O da yâre az geldi.

 

İLETİŞİM:

e.ciftci@eczacininsesi.com

Tel: 0212 5474746

 

 

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat