İLAÇ ALIM PROTOKOLU HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİMİZ

1 Ocak 2008 tarihinden itibaren yeni bir protokol tartışması süreci başladı.
Bugüne kadar, tek taraflı, eczacının haklarını hiçe sayan protokoller, eczacılara adeta dayatıldı ve yürürlüğe sokuldu.

Bu duruma artık dur demek gerekiyor.
Eczacının, devlet ile karşılıklı imzaladığı, ilaç hizmeti sunumunu düzenleyen protokolün, eczacının da haklarını koruyan, gözeten karşılıklı bir anlaşma olmasını sağlamak meslek örgütlerimizin öncelikli görevlerindendir.

Eczacı ilaç ve eczacılık hizmeti sunuyor. Karşılığını da hakkıyla almak istiyor.
Bundan daha doğal ne olabilir ki ?...

Yeni Dönemde Nasıl Bir Protokol?

Yeni dönemde imzalanacak protokolün temel noktalarındaki taleplerimizi meslektaşlarımızla paylaşıyoruz;

Ö SGK ile TEB arasında imzalanan protokol hukuki akit kurallarına ve çağdaş hukuk anlayışına uygun olacak şekilde eczacılara ve kuruma eşit yükümlülükler getirmelidir.

 
Ö SGK ve Maliye protokolü tek tip olmalıdır.

Ö Her ile 1 adet ve eczane sayısı 1000 i geçen her ilimizde, ulaşım kolaylıkları da göz önünde bulundurularak, 1000 eczaneye 1 adet olacak şekilde reçete teslim yerleri açılmalıdır.

Ö İlaç sunum şekline ilişkin kurallar bir yıl boyunca değiştirilmemelidir.

Ö İlaç sunumu ile ilgili, TEB onayı da alınarak yapılan tüm zorunlu mevzuat değişiklikleri uygulamaya geçilmeden 30 gün önce kurum tarafından duyurulmak zorunda olmalıdır.

Ö Reçete tanımı kesin olarak yapılmalı, kurumlar arasında farklılık olmadan tek tip uygulanmalıdır..

Ö Reçete arkasına sadece eczane kaşesi basılmalı ve ilaçları alan kişinin adı, soyadı, imzası yeterli olmalıdır.

Ö SGK kapsamında ilaç alan kişilerin tamamı provizyon sisteminde tanımlanmalıdır.

(Yurt dışı sigortalıları gibi..)

Ö Reçetede teşhis olması zorunluluğu kaldırılmalıdır.

Ö Sağlık Kurulu Raporları, Sağlık kurumları tarafından sisteme girilmeli ve sisteme tanımlanan ilaçlar reçete ile (rapor ve eki belgeler eklenmeden) eczane tarafından verilebilmelidir.

Ö Provizyon Sistemine fiyat farklarının görünmesini sağlayan bir buton eklenmelidir.

Ö Eksikliği görülen tüm reçeteler eczaneye iade edilmelidir (Kesinti yapılmaz).

Ö Eczacıların kamuya eczacı iskontosu adı altında yaptığı indirimin tamamen kaldırılması, gelinen noktada zorunluluk olmuştur.

Ö Firmaların kamuya yaptıkları kamu kurum iskontolarının eczane üzerinden yapılması uygulaması kaldırılmalıdır.

Ö Poliklinik muayene ücretlerinin eczacı tarafından tahsil edilmesine son verilmelidir.

(Hastayı muayene eden Eczacı değildir! )

Ö Kurumca ödenen Enjektör bedellerinin rayiç bedele göre ödenmesi sağlanmalıdır.

Ö Üretimi ve ithalatı durdurulan ilaçların yada ilaçların değişik formlarının takibi ve provizyon sisteminden çıkarılması bir an önce gerçekleştirilmelidir. Bu konuda kurum TEB Merkez Heyeti’nin denetleme yetkisini kabul etmelidir. Eczacı mağduriyeti önlenmelidir.

Ö Faturaların düzenlenmesi: Reçete bedellerinin toplamından sadece çalışanların katılım payı düşülerek açık fatura statüsünde faturalandırılmalıdır. (Faturada ödenecek toplam bedel emeklilerin maaşından kesilecek katılım paylarını da içermelidir.)

Ö Her ayın 1-30 arasında karşılanmış ve ay sonu itibarı ile faturalandırılarak kuruma teslim edilen reçete bedelleri fatura tarihinden itibaren 30 gün sonra tamamı ödenmelidir. Fatura tutarları kurumun anlaştığı banka tarafından eczacıya hiçbir ek yük getirmeden eczacının hesabına, fatura tarihi itibari ile 30 uncu gün yatırılmalıdır.

Ö Kan ürünü ve hemofili reçeteleri tek tek fatura edilerek gün kısıtlaması olmadan teslim edilir. Her fatura, fatura tarihinden itibaren 10 uncu günde diğer faturalar gibi kurumun anlaştığı banka tarafından eczacıya hiçbir ek yük getirmeden eczacının hesabına yatırılmalıdır.

Ö SUT, TUT gibi uygulamaların bütünüyle, aynen, birebir provizyon sistemine monte edilmesi ve provizyon sisteminin vereceği onayın kesin olması sağlanmalıdır.
(Uygulama tebliğ hükümleri yoruma gerek bırakmayacak şekilde açık ve net olmalıdır.)

Ö Meslek Hakkı: Reçete başına 7 YTL meslek hakkı, SGK tarafından eczaneye fatura ödemesi ile birlikte ödenmelidir.

Ö Kurum, eczacı odası temsilcisi olmadan denetleme yetkisine sahip olmamalıdır.

Ö Yargı kararı olmadan sözleşme feshi yapılmamalıdır.

Ö Fatura teslimlerinde bürokrasinin ve kırtasiyenin azaltılması mutlaka sağlanmalıdır.

(24.000 eczacının harcadığı kağıtla her yıl neredeyse bir orman yok edilmektedir.)

Ö Ayakta tedavi edilen hastalara ait reçeteler, eczanelerin kamu ciroları dikkate alınarak il ve/veya bölgeler ölçeğinde belirlenecek aylık üst parasal limitli kotalar dahilinde eczanelerce karşılanmalıdır..

Yukarıdaki tüm önerilerimiz bir paket halindedir. Önerilerin tüm eczaneler için anlam ifade etmesi için bütün halinde yürürlüğe girmesi gerekmektedir.

 

ECZACININ SESİ MECLİSİ

 



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat