Eczane eczacılığı gün geçtikçe zorlaşıyor. Aslında zorlaşan “eczacılık” değil, eczane işletmeciliği... Eczanelerin işletme giderleri ve karlılığı arasında düzgün olmayan bir denklem oluştu. Ülkede enflasyon artı değerlerde gezerken, eczane karlılığı negatif değerlerde ilerliyor. İşin kötüsü makas gittikçe açılıyor. Ve eczaneler yaşama şanslarını artırmak için kendilerine yeni kapılar açmaya çalışıyorlar. Yeni kazanç kapıları...
Geçtiğimiz haftasonu “Geleceğin E- hali” ile buluştuk. Kongrenin genel akışı oldukça yoğundu. Eğitim programları, sohbetler, görseller, değişik çevrelerden farklı konuklar... Farklı bakış açıları ve tam da o düşündüğümüz “yeni kazanç kapıları”... Eczanelerde ne olmalı, ne olmamalı, var olanlar nasıl ve hangi şartlarda olmalı? Eczanelerin standartları nasıl olmalı? Bu konularda daha çok konuşacağız.
Fuar ve kongre görüntüsü içinde dolaşırken, birden yaprak sarması düştü aklıma. Nereden mi bağlantı kurdum? Şöyle; yaprak sarması yemeğini hazırlamak için birkaç kişi saatlerce uğraşır, sonrasında sofraya oturulur ve o kadar emek, o kadar saatlik zaman 10 dakikada yenir ve bitirilir. İşte böyle; “Geleceğin E- hali” için çok çalışılmış, epey zaman harcanmış... PGED Yönetim Kurulu ve Kongre Yürütme Kurulunun ellerine, emeklerine sağlık. Dinamizminiz çok güzeldi. Ümidiniz ve enerjinizin hep böyle olmasını diliyorum.
Eczanelerin yaşama sansları derken bir de yeni yasa tasarısı var kapımızda..
Sayın Domaç bu konuda ilk tüyoları verdi. Eczane sınırlamaları, eczanelerde yeni ürün gamları, yeni eczacı istihdamı... Söylenenler ışığında iyi birşeyler olacak gibi görünüyor. Umarım duyduklarımız haricinde sürprizler yoktur.
Yine eczanelerin geleceği ile ilgili son zamanlarda, aktarlardan alınıp sadece eczanelerde satılabilecek bitki ve droglar var. Bu konuda meslek örgütlerimiz acilen bilgilendirme ve yönlendirme çalışmalarına başlamalılar. Çünkü ortamdan faydalanmaya çalışan ilginç firmalar var.
Ve kaçınılmaz son!
Yine ilaç, yine SGK... Çünkü eczane ilaçsız düşünülemez.
Eczanelerimizin geleceği için HERŞEYDEN ÖNCE ilacın karlılığı düzenlenmeli, geçmiş zararlarımız karşılanmalı.
Merak ediyorum: Kasım ayında İTS’ye girdiğimiz stoklarımız ve raf zararlarımız ne oldu? Evet, aradan 5 ay geçti ama hala merak ediyorum. Hala vazgeçmedim. Oradan alacaklıyız. Onlar bizim hakkımız, alın terimiz. Bizim. Firmaların ya da SGK nın değil! Dağıtım kanallarının ise hiç değil!
Sayın TEB ve Oda Yönetimleri alacaklı olarak kapılarına dayanma vakti gelmiştir.
Sizlere görevinizi hatırlatmaktan yorulmayacağız.
İyi haftalar dilerim.
İLETİŞİM
