“Hatta, onlara malzeme veren Eczacılar Birliği Başkanı’nı, Eczacılar Odası Başkanı’nı, sendika yöneticisini ne yapmak gerekir?

Darağacında sallandırmaktan başka, ne yapmak gerekir?”

Bu sözler ulusal çapta yayım yapan bir gazetenin köşe yazarının yazısından alıntı.

Ne gerekçeyle söylüyor bunları?

“Dolar ve Euro’ nun olağanüstü artışı nedeniyle ülkede ilaç sıkıntısı yaşanabilir…” diye uyardıkları için.

Yani TEB Başkanımız ve bir eczacı odası başkanımız “sıkıntı çıkabilir, önlem almak lazım…” dediler diye, bizimkileri kabak gibi sallandırmayı öneriyor adam.

Akla ziyan akla bak!

“Panik havası” yayıyorlarmış.

Neden panik havası yaymış olsunlar ki, görevlerini yapıyorlar bence.

***

Piyasaya, her şeye zam sağanağı yağdığını biliyoruz.

Sonuçta hepimiz tüketiyoruz.

Çarşıdan pazardan haberimiz var.

Öyle değil mi?

***

Artık şunu bebeler bile biliyor…

Bizde ilaç fiyatları Euro ya bağlı.

Düzenleyici otorite böyle fiyatlandırıyor ilaçları.

Hesap yaparken de yılbaşında bir Euro değeri saptıyor ve bu değer hiç artmıyor, bu değer üzerinden fiyatlar saptanıyor.

Bu değer şu anda 1 Euro= 2. 69 TL üzerinden hesaplanıyor.

Gerçekte 1 Euro kaç TL?

Bu yazı yazılırken 7. 650 TL.

2. 69 TL nere 7. 65 TL nere?

Bu fiyatlandırma ile ülkemize en azından “ilaç getirmekte isteksiz” davranacakları çok açık değil mi?

Peki yerliler, “yerliciler” ne alemde?

E onlar da tutuşmuş vaziyette.

Yerli ilaç dediğin ne ki?

Suyu, hamuru, kabı kacağı hep dışarıdan.

Onlar da Dolar ve Euro’ yu dehşetle izliyorlar.

***

Kapalı kapılar ardında zam taleplerinin, “ayarlama isteklerinin” havalarda uçuştuğunu duyuyoruz, biliyoruz.

İlgili makam sahiplerinin kapıları “tak tak” diye çalınıyor.

Ne deniliyor onlara biliyor musunuz?

“Panik yapmayın, sakin olun, yıl sonuna doğru Dolar ve Euro çok makul seviyelere inecek”.

İnandırıcı mı?

Başkasını bilmem, ben inanmadım.

***

Sosyal Medyada meslektaşlarım yazıp çizmeye başladılar…

İlaç dağıtım kanalları vadeleri geri çekeceklerini bazı eczacılara bildirmişler.

İlaç sanayicileri “eski MF ler artık hayal” diyorlar.

Yani?

Yani sıkıntıdan payına düşeni eczacı da alacak.

İnanın sektörde ki sohbetlerin tadı iyice kaçtı.

Çok yetkin ve egemen isimlerin özel sohbetlerinde, geleceğe dair söyledikleri, konuşulanlar “korku tüneli” gibi.

Hazır olalım.

***

Gelelim eczacılara…

Onu bunu bilmem…

Eczanelerin işletme giderleri bu yıl geçtiğimiz yıla göre EN AZ % 40 artmış olacak.

Diyelim ki, eczacılar kendi giderlerini, yaşama çizgilerini % 40 düşürdüler.

Eczane işletme giderlerini nasıl düşürecekler?..

***

“Daraldınız” değil mi?

Biz yine de enseyi karartmayalım…

Hemen öyle sallandırmıyorlar kabak gibi adamı!

Bu şartlarda belki de biraz “dervişçe” mi düşünmeli, yaşamalı…

Toprağına yıldızlar yağsın, çok seviyorum Aşık Mahzuni Şerif’ i…

Buyurun, ustayla bitirelim yazıyı, ne güzel yazmış söylemiş…

Boşu boşuna...

Tanrım bana ömür vermiş

Ömür vermiş boşu boşuna

Boşu boşuna, boşu boşuna

Vücuduma bir can girmiş

Bir can girmiş boşu boşuna

Boşu boşuna, boşu boşuna

Su akar deryaya varır

Deryadan mahi çıkarır

Gökyüzünde yağmur olur

Gökyüzünde yağmur olur

Damlaları boşu boşuna

Boşu boşuna, boşu boşuna

Süleyman bir sultan olmuş

Süleyman bir sultan olmuş

Saltanatı boşu boşuna

Boşu boşuna boşu boşuna...

 

İLETİŞİM İÇİN:

https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu

h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com

gencosmanogluhakan@gmail.com



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat