Skandal ! . . .

Ecz. Hakan Gençosmanoğlu

 

İstanbul Eczacı Odası, Genel Sekreter Ecz. A. Semih Güngör imzasıyla SGK Başkanlığı SSK İstanbul Sağlık İşleri İl Müdürlüğü ' ne bir yazı yazmış.

Yazının tarihi 01.03.2007, evrak no su 1216. (Yazı İstanbul Eczacı Odası web sitesinde, Üyelerimizden Ulaşan Şikayetler Üzerine SSK ' ya Yaptığımız Başvuru başlığı ile yayında )

Anlatıldığına göre, meslektaşlarımızdan bir çoğunun, ciddi boyutlarda, kuruma gönderdiği ilaç küpürlerinden bir çoğu sahte.

Yazının bir yerinde aynen şu ifade kullanılıyor :

"Eczacılarımızın tarafımıza verdiği bilgiden, pek çok eczanenin aynı durumda olduğunun tarafınızca ifade edildiği belirtilmiştir."

Devam ediyor :

"Üyelerimiz bu konuda çok üzüldüklerini bu tutumu onur kırıcı bulduklarını ifade etmektedirler"

Üzülmek mi ?...

***

Yahu ne üzülmesi ?

İddiaya göre, SSK İstanbul İl Müdürlüğü diyormuş ki ;

" Bana fatura edilen ilaçların küpürleri içinde çok sayıda eczaneden gelen çok sayıda sahte küpür var, geniş kapsamlı bir araştırma başlattım"

Bu şaka değil, öyle üzülerek geçiştirilecek bir olay da değil. Buna skandal derler.

Sonuçlarını düşünebiliyor musunuz ?

Eczacıların bir çoğu resmi bir ağızdan dolandırıcılıkla suçlanıyor.

Bunun sonucunda sözleşme feshi var, yargıya gitmek var.

***

Böyle bir iddia, öyle bir duyumla, dedikoduyla dillendirilebilecek bir şey değil, olmamalı.

Böyle bir olay gerçekten de var mı ? Doğru mu ?

Yazının dilinden anlaşıldığına göre, odamız kurumla birebir görüşme yapmış değil.

Meslektaşlarımızın kendilerinden ve onların kurumdan aldığı bilgiler aktarılıyor.

Duyum üzerine böyle bir açıklama yapmanın son derece yanlış sonuçlar doğurabileceğini düşünüyorum.

Birinci ağızdan gerekli bilgi alınmalı ve aktarılmalıdır. Hem de ivedilikle.

Olayın boyutu, gerçekten de iddia edildiği gibi büyük müdür ?

***

Yine, yazının bir yerinde aynen şu ifade kullanılmaktadır ;

"Odamıza ulaşan bilgilerden, bu olayda bir ecza deposunun adının öne çıktığı ve bu deponun eczacılarımızı büyük ölçüde mağdur ettiği anlaşılmaktadır"

İddianın korkunçluğuna bakar mısınız ?...

Bir ecza deposu sahte küpürlü ilaçları, belki de sahte ilaçları piyasaya sürüyor, eczacılar bu ilaçları alıyor ve hastaya veriyor, küpürlerini de kuruma fatura ediyor.

Bu da biliniyor...

Eğer bu gerçekse bu iş öyle bir yazı ile, bilgi sormak ile falan olmaz.

Bu iş kıyamet kopartılacak bir iştir.

Hangi ecza deposuymuş o, bilelim...

İstanbul Eczacı Odası derhal en sağlıklı bilgilere ulaşmalı ve hukuki olarak gereğini yapmalıdır.

O da yetmez, TEB bu işi mutlaka açığa çıkartmalı, gereğini yapmalıdır.

Kurum ciddiyetine ve olayın önemine yaraşır bir biçimde...

Tekrar ediyorum ;

"- Bu olay bir skandaldır, kıyamet kopartılacak bir iştir."

 

ECZACININ SESİ

www.eczacininsesi.com

e-posta : ecz.hakan@superonline.com

faks : 0216 574 72 69



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat