Maliyeti, kazandırdığı, kaybettirdiği şudur budur bilmem…

Gerçek şu ki; ülkemizde birçok ilaç, birçok cikletten, gofretten, bonbon şekerinden daha ucuz…

Bugünlerde, 7TL dolaylarında gezinen Euro, ilaç fiyatlarında sabitlenmiş olarak 2.69TL den hesaplanıp, bir de altına kamu iskontoları eklenince, ilaç bonbon şekerinden daha ucuz oluyor işte!

Başka bir ‘yüksek doz gariplikte’ şu; 1 kutu Omega-3 kapsül veya 1 kutu multivitamin parasıyla- markasına göre- 8 ila 12 kutu antibiyotik ya da 30- 50 kutu Parasetamol tablet alabiliyorsun.

***

Uzun bayram tatili bitti bitiyor.

Şimdi yaşamın gerçeklerine uyanma zamanı.

Bilindiği gibi Euro ve Dolar aldı başını gitti...

Çarşıya- pazara zam yağıyor.

Hal böyle olunca 27 Ağustos- Pazartesi gününden itibaren bir ilaç tedarik tartışmasının yoğun bir biçimde tartışılacağı ise çok açık.

***

Şunu açıkça söyleyelim…

Eczacılar depolardan ilaç çektiler mi?

Çektiler.

Ancak bu ‘ilaç çekiş’ zam gelecek, zamdan yararlanalım düşüncesiyle filan değil.

Hadi koyalım bir tarafa eczacı etiğini, bir defa günümüz şartlarında böyle davranmak reel değil.

Eczacılar bunu görebilecek kadar akıllıdırlar.

Eczacılar, depolardan ilaç çektiler, çünkü, raflarının boş kalmasından korktular.

Onun için eczacıyı bu ilaç tedarik tartışmasına karıştırmayalım.

Eczacı, bulabilirse ilacını hastasına verir!

Bunu bilelim…

***

Gelelim şu yerli- yabancı ilaç tartışmasına…

Rakamlara, detaylara, ülkemizde tartışmasız yabancı ilaç egemenliğine hiç girmeyeceğim.

Memleketteki Ar- Ge nin zavallılığından da söz etmeyeceğim.

‘Kritik bir noktada’ önemli bir şeyden söz edeceğim…

Hastaların, insanlarımızın sağlığından!..

Yani önceliğimizden! Olması gerekenden.

Bilmeyenler için söyleyeyim…

Şu anda bile bir çok kanser tedavisi gören hasta kapı kapı ilacını arıyor ve inanın zor ulaşıyor!

İnanmazsanız yurttaşlarımızdan Eczacının Sesi’ ne gelen ‘Lütfen ilacımı bulun’ mesajlarından örnekler gönderebilirim.

Onun için inanın hiç sırası değil…

Yerli- yabancı ilaç tartışmasının hiç yeri ve zamanı değil!

Sağlığı, ilacı güncel ekonomik- politik tartışmaların konusu yapmak başlıbaşına ölümcül bir hata zaten!

Bugünlerde yapılması gereken en doğru şey “tüm ilaç sağlayıcıları” bir masanın etrafında toplamak…

Aynı masanın etrafında ve aynı anda ama.

Sağlık Bakanlığı’ nı- üreticileri, ithalatçıları, ilaç dağıtım kanallarını, eczacıları…

Kim varsa hepsini.

Ve tek amaç olmalı:

“İnsanlarımızı ilaçsız bırakmamak ve ilaç peşinde perişan etmemek.”

Ve tabi en büyük görev de Sağlık Bakanlığı’ na düşüyor…

Sağlık Bakanlığı herkesi iyice bir dinlemeli.

Ve gereğini yapmalı...

Herkes gereğini yapmalı.

***

Bulunduğumuz evin kolonları çatırdıyor…

Ya sağlam bir deprem tadilatı yapılacak ya da hep birlikte yıkıntının altında kalınacak.

Aynı evde miyiz, değil miyiz?..

Ne gereksiz bir tartışma.

İstesek de istemesek de aynı evdeyiz!

Ve bu bir Survivor oyunu değil!

 

İLETİŞİM İÇİN:

https://www.facebook.com/HakanGencosmanoglu

h.gencosmanoglu@eczacininsesi.com

gencosmanogluhakan@gmail.com



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat