Ecz.Tuncay SAYILKAN

İzmir Eczacı Odası Başkanı

Bir süredir devam eden Ergenekon soruşturması kapsamında, son olarak bazı meslektaşlarımızın da içerisinde yer aldığı bir çok akademisyen,emekli asker,STÖ yöneticileri ,yazarlar,eski ve yeni Dekanlar henüz ne ile suçlandıkları bile net olarak bilinmeden gözaltına alınırken, bir çok sivil toplum örgütü farklı tepkiler verdiler.Yaşananlarla ilgili kaygılarını ve tepkilerini kamuoyu ile paylaştılar.

Sağlık meslek odalarının yöneticileri ile birlikte  İzmir-ÇYDD’ne yaptığımız ziyarette de belirttiğimiz gibi ;aydınlık bir gelecek isteyen  demokrat,aydın,çağdaş ,ilerici ve yurtseverler insanların fikir ayrılıklarının olması son derece doğal.Ancak ;bağımsız,cumhuriyetimizin temel değerlerine saygılı,hukukun ve demokrasinin iyi işlediği bir ülke modelini hedef olarak  koyuyorsak ; aynı ilkeleri savunan bireyler olarak daha fazla zaman yitirmeden  bu parçalı ve dağınık görüntüden uzaklaşmalı,dayanışmayı artırmalı ve güçlerimizi birleştirmeliyiz.
Benzer tespiti meslek örgütümüz için de yapabiliriz. Ülke insanımıza sunulan sağlık hizmetlerinin eşit,nitelikli ve sürdürülebilir olmasını ,mesleğimizin daha iyi koşullarda yapılabilmesini ,meslektaşlarımızın sorunlarının hızla çözüme kavuşmasını istiyorsak üye tabanının desteğini almış,güven duyulan , daha güçlü ve kararlı bir meslek örgütünü birlikte oluşturmalıyız.

Bu dağınık ve parçalı görüntünün bizlere hiçbir şey kazandırmadığını deneyimlerimizden biliyoruz.Tıpkı bu durumun bazlarının iştahlarını kabarttığını çok iyi bildiğimiz gibi…

Yıllardır yazıp-çizip uyardığımız sorunlarımıza ne yazık ki her gün yenileri ekleniyor.

-İlaç tanıtım yönetmeliğinin değiştirilmesi için çalışmalar sürüyor.Son taslakta ilaç firmalarına her yıl için bir önceki yılın karının yarısı tutarında tanıtım bütçesi öngörülüyor.Bir anlamda reçetesiz ilaçların reklamı için firmalara inanılmaz bütçeler oluşturulmasına olanak sağlanıyor.Bir adım sonrasında ise reçetesiz ilaçların eczane dışına çıkması gündeme gelecektir.Bu konuda hep birlikte ,örgütlü ve kararlı bir mücadele verilmesi kaçınılmazdır.

-Denk olmadığı hepimizce bilinen bazı ülkelerden alınmış yurtdışı diplomalarına sessiz ve derinden denklik onayı veriliyor.Ortak deklarasyonda da vurguladığımız gibi mesleki bir yağma planlanıyor.Aldığımız ağır ve pahalı eğitim ,ülkenin ve ailelerimizin ödediği bedel ve bizlerin emekleri açıkça yok sayılıyor.

-İlaç firmaları ticari iskontoları birer ikişer kaldırıyor,ilaç alım koşullarını kendi lehine belirliyor ,vadeleri kısaltıyor.Eczanenin ekonomik sıkıntısının artmasına yol açıyor.Bu firmalara ülke çapında ,örgütlü ve kararlı bir tavır sergilenmesi için geç kalınıyor.

-2009 yılı protokolü gereğince Mayıs ayından başlamak üzere SGK ödemeleri en az 15 günlük gecikmelerle yapılacak.Bu gecikme yıllardır azalan karlılık ve artan işletme giderleri açmazındaki eczanelerin bir süredir yaşadığı ekonomik sıkıntıya ek bir sıkıntı daha getirecektir.Çözüm için ilaç üreticileri ve dağıtım kuruluşları ile görüşülmeli ve durumun ciddiyeti ivedilikle aktarılmalıdır.

Peki bu sorunlar ve meslektaşlarımız çözüm beklerken  çözüm noktasındaki  meslek örgütümüz TEB neler yapıyor?

*Tüm uyarılarımıza ve iptal önerimize rağmen büyük bir kararlılıkla yurtdışı inceleme-araştırma gezisini gerçekleştiriyor.

*Bazı eczacı odalarının denklik oyunu başlıklı uyarı yazısının  eczacı odaları arasında dolaştığı bilgisini alınca ,yöntemi ve içeriği tartışılan sınavlarla çok sayıdaki yurtdışı diplomasına denklik onayı verilen dönemde acele ile merak etmeyin olayın farkındayız,izliyoruz açıklaması yayınlıyor.

*İlaç alım koşullarını eczacı aleyhine değiştiren ilaç firmalarına uygulanacak yaptırımlar ve örgütlü mücadele çeşitli gerekçelerle gezi sonrasına bırakılıyor.Hamle ve zaman kaybediliyor.

*Hiçbir açıklama ve gerekçe göstermeden başkanlık divanında istifalar oluyor ,tam da 23-Nisan öncesi(?) bazı koltuklar el değiştiriyor.

Birileri pek mutlu oluyor ama bunların hiç birisi yaşanan sorunları
bitirmiyor.Aksine üye ile meslek örgütünün arasındaki mesafe daha da açılıyor,uçuruma dönüşüyor,güven sorunu büyüyor.

Bu arada eczacı odalarının büyük bir bölümü de olup biteni sadece izlemeyi tercih ediyor, birlik-beraberlik bozulmasın adı altında derin sessizliğini sürdürüyor.

Ülkemizin ve mesleğimizin geleceğinin aydınlık olmasını samimiyetle isteyen,doğruları savunan,bir şey olmak değil bir şey yapmak isteyen herkesin bir araya gelmesine ,dayanışmaya  ve birlikteliğin güce dönüştürülmesine her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.

Açıkçası daha fazla zaman yitirmeden safları sıklaştırmak gerekiyor.

Aksi halde yarın çok geç olacak.

Saygılarımla…



Dosya

Özgür Köşe

Dünyada Eczacılık

Sektörel Bakış

Çepeçevre

Kültür Sanat